rüyayla amel olmaz

1
olumsuz bir karar almışım aradan bir zaman geçmiş ve kararımı sorguluyorum. doğru mu yaptım acaba??

2
evime gelmiş. çok farklı her özelliğiyle fakat oymuş güya. daha uzun, zayıf, genç... bir şey bırakmak istiyor. evden yolluyorum. sonra bir telefon çalıyor bakıyorum onun ayfonu. holde ayakkabılarını görüyorum birkaç çanta valiz. kapı açık. gitmemiş o halde? hayret ve korku içinde odaları tekrar tekrar dolaşıyorum;yok!! bir kabus halideyim, takılıp kalıyorum. sonra birden salonda kanepede farkediyorum ki çarşafını sermiş yorganı kafasına çekmiş uyuyor. uyandırmaya çalışıyorum gitmesi gerektiğini söylüyorum; uyanmıyor, ayılmıyor.

3
bir sandalyede oturuyor gibiyim ya da boşluktayım. kendimi ileri doğru itmem gerekiyor yapamıyorum. bir kadın ona beni çekmesini söylüyor, elimden tutup çekiyor. koluna giriyorum yürüyoruz bembeyaz bir boşlukta. elim nemli ve soğuk. rahatsız oluyor mu diye düşünüyorum.

tenekeci i, uçuş denemeleri

İnsan da böyledir. Ne isterse olabilir, hatta insan bile olabilir.
28.04.13

bir film

bir film

bir film

bir dizi

ah be walt

bir rüya

modern zamanlardayız ama ben bi padişahın -her nedense- kıyağını kazanmışım.

bana çil çil altınlar veriyor. nereye koyacağımı bilemiyorum. tişörtüm pantolonumun içinde olduğundan yakamdan aşağı dolduruyorum bütün altınları kocaman bi göbeğim oluyor ve ağırlaştığımı rüyada bile hissediyorum.

kimseye altınım olduğunu çaktırmadan güvenli  yere koymanın derdindeyim. bi cafeye giriyorum.  poşet rica ediyorum. iki kız kardeş işletiyormuş.

büyük olan o poşeti verene kadar öyle çok laf ediyor ki sanırsın mal varlığının yarısını istemişim. ben de öyle mahcubum ki poşet için, sanırsın mal varlığının yarısını istemişim..

2012-2013 inci minci

*  Keşke annem beni kız doğursaymış.    M.emir (yaş 5)

*  Biz büyüycez ya sen yaşlancaksın biliyo musun??    A.emir

*  Bu okulda tek bi güzellik var o da sensin.

*  - Kilitli bir kapıyı anahtar yoksa nasıl açarız?
    - ipi metalleştiririz arasına sokup açabiliriz.     Poyraz

*   biri hapşurur. arkadaşı "sağlıklı yaşa " der
     A. emir: çok yaşa!
                neden çok yaşa diyorum biliyo musun sağlıklı yaşarsan ölürsün , çok yaşarsan ölmezsin.

ortanca

balkonda yetişir mi ki :)

yapraklar yatağın olsun

Arka bahçedeki ağaçlar bende hayal kırıklığı yaratıyor. Hep. Her zaman.

Yaprakların rüzgarla hışırdaması yağmur yağıyor hissi uyandırıyor.

Ağaçların yarattığı hayal kırıklığı neyse de, insanların ki fena...

bir dizi

yalnızım yalnız

yalnızlık beni takip ediyor. pek sevimli kocaman evimde bir tek benim ikamet etmem yetmiyormuş gibi binada da yalnız kaldım.
komşum- ev sahiplerim yılın yarısını memlekette geçiriyor bahar geldi mi hop.
 iki yılda iki defa gördüğüm diğer komşum da taşındı. cidden üzüldüm. gündüzleri uyuyup geceleri yaşadıkları için saat 02.00 de bir kapı çarpması ile uyanıyor akabinde o ikizlerin ciyaklamaları, oyuncakların yerde sürtünmekten çıkardığı ritmik sesler, musluktan foşurdayan su bana ninni oluyordu. alışmıştım be!

metro

bir cadde ama kocaman, işlek, herkesin  her yere giderken kullandığı bir cadde 3 (üççççççççççççç) yıl kapatıldı.

metrobüs

toplu taşıma ruh sağlığımı bozmadan evimdeyim çok şükür.
2 saat gidiş 2 saat geliş olmak üzere epeyce yol aldım sanırım. işten çıkmışım  eve gelip üst baş değiştirip yola koyulmuşum bünyede yoğun  bi yorgunluk var haliyle. şans eseri oturdum amma oturmasaydım daha mı iyiydi bilemedim. yer versem hem bana yazık hem bana yer verene saygısızlık, vermesem görmemezlikten gelsem bi türlü kafanda üfleyip püflemeleri bi türlü..
o vicdan azabı ile o kararsızlık beni ezdi geçti.

yağmur yağıyor kaçkaçkaç

aytmatov, ebedi gelin

herkes öldür öldür diye tutturmuş. Düşmanlar bize, biz de düşmanlara ölüm götürüyoruz. Ya sonra nasıl yaşayacağız bu dünyada? Sadece katiller mi yaşamaya devam edecek?

kocakafa

bir dizi

:)

mutlu olmak o kadar zor değil aslında...

salonun camını açtım. hafif serin bahar rüzgarı yüzüme değdi, saçlarımı havalandırdı. yan binalardan bize kalan o küçük aradan köprünün yarısını, denizin muhteşem mavisini gördüm. beyaz çiçekler çok yakışıyordu altı beyaz boyalı ağaca...

bir site

yakında bu blogu samedin kişisel resim blogu yapacağım :)

modele bakarak çizim ;)

memleket

memleket ne doğduğun ne doyduğun yer

memleket, ''çocukluğunun geçtiği yer''... / Ara Güler

burnumuzun içi

samed (spiral çizgiler havayı temsil ediyor)

bir rüya

bir sebepten mutfağa girdiğimde tezgahın üzerinin bir karış yüksekliğinde karla kaplı olduğunu görüyorum. gerçek mi olduğunu anlayamıyorum. bakalım dışarısı nasıl diye balkon perdesini araladığımda her yerin kar olduğunu görüp rahatlıyorum :p

tezgahtaki karın yanından ayrılamıyorum ama resmini de çekmek istiyorum. o gece bende kalmış olan arkadaşım rüyada da yer alıyor. çığlık çığlığa bağırıyorum telefonu getir diye.kendi sesimden rahatsız oluyorum. o da ne olduğunu anlayıp telefonu getirene kadar mutfak kapısı çok açık kalıyor ve oda sıcaklığına geliyor.

kafamı çevirip tezgahın boş olduğunu görmek çok hüzünlü